Tatil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tatil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Yat Gezileri

Yat Turizmi - Yat Turları

Akdeniz, Ege Denizi, Karadeniz ve Marmara Denizi, Türkiye'yi kuzey, batı ve güneyden çevrelemektedirler. Türkiye, yatçıların her gece değişik, özel demir atacakları koy, körfez ve plajların hazinesidir ve Mavi Yolculuğa ev sahipliği yapmaktadır. Bu şiirsel deniz yolculuğu, insanın kara yerine deniz perspektifinden tarihi deneyimi, körfezlerde ve denizlerde rüzgâra yelken açmak ve tabiatla birleşmek anlamındadır. Bu yolculuk, aynı zamanda, sizi Kleopatra' nın özel plajına, Olimpos Dağı'nın ebedi ateşine ve eski uygarlıkların binlerce arkeolojik kalıntısına götüren bir yolculuktur.

Türkiye'de yatçılık, size kıyı köy ve kasabaların sevimli ve konuksever halkı ile gerçekten yararlı kültürel değişim deneyimi sağlayacaktır. Genellikle batı ve kuzeybatıdan esen ılımlı rüzgârlar, doğanın tadına varılmasını sağlayarak, uzun yaz mevsimini yatçılık için ideal hale getirmektedir. Bazı bakır turkuvaz kıyılar ve korumalı körfezlerden deniz seviyesinden neredeyse 3.000 metre yükseklikte dağ tepelerini seyretmek mümkündür. Türkiye'de yatçılık, sizi tekrar tekrar gelmeye, kıyıda başka bir köşeyi keşfetmeye ve deniz hayatını yeniden yaşamaya özendirecektir.
Marinalar;
Türkiye'nin en donanımlı marinaları Güney Ege ve Akdeniz kıyılarında İzmir, Kuşadası, Bodrum, Datça, Bozburun, Marmaris, Göcek, Fethiye, Kalkan, Kaş, Finike, Kemer ve Antalya'da yer almaktadır. Bu tam donanımlı limanlarda, yatçılar gereksinim duydukları hizmet ve malzemeleri bulabilmektedirler. Antalya, Dalaman, İzmir ve İstanbul havaalanları tüm Türk marinalarına süratli bağlantı kurarlar. Kolay bir uçuştan sonra yatınıza binip deniz yolculuğunuza başlayabilirsiniz.
Guletler;
Türkiye'nin yerli deniz aracı Guletler özgün tasarımı, pratiklik ve mavi yolculukla özdeşleşen rahat bir tarzı kaynaştırmaktadır. Yıllardır balık avı ve ulaşım amaçlı kullanılan geleneksel sanat türünden geniş güverteli guletler şimdiki görüntülerine doğru gelişme göstermişlerdir. Bodrum, Bozburun, Marmaris, İstanbul ve Karadeniz kıyılarındaki tersanelerde inşa olunan bu gemiler, motorlarıyla birlikte deniz aracı teçhizatıyla donatılmaktadırlar. Guletlerdeki yolcu sayısı geminin boyuna bağlı olmakla birlikte, çoğu sekiz ile on iki kişi barındırabilmektedir. Bu gemiler, yolculara müstakil konaklama sağlayabilmekte, kiralandıklarında hizmet ve eğlence olanağı vermektedirler. Modern Guletler bir evin tüm konforuna sahiptir. Deniz yolculuğunda küçük grupların yakınlığı, dostluk ve paylaşma atmosferini geliştirmekte; müşteriler ve mürettebat arasında rahat ilişkiler yaratabilmektedir. Seyahat acenteleri özel gruplar veya istenildiğinde münferiden charter ve belirli turlar düzenleyebilirler.

Bir Guletle, büyük okyanus gemileri Kruvazörün aksine, kıyıda gizlenmiş ve çoğu kez metruk koy ve körfezler keşfedilebilir. Küçük liman ve yerleşimler kıyı hayatının büyük gemilerin gerçek şekilde yansıtamadığı samimi bir görünümünü sunmaktadırlar. Bir bakıma Gulet odası denize bakan manzaranın devamlı değiştiği tam servisli bir otele benzetilebilir.
Marmaris'ten Fethiye'ye;
Marmaris Koyu sakin bir gölü andırmakta ve yatlara çekek mekân oluşturmaktadır. Türkiye'nin en büyük ve iyi donanımlı marinalarından biri olan Marmaris Netsel Marina ile kışlama ve yat bakımı konusunda en iyilerinden Marmaris Albatros Marina, Marmaris'i Ege kıyısında mavi yolculuğun başlangıç noktası haline getirmiştir. Delikli Ada Ekincik'in güneydoğu kıyısı dışında yer almaktadır. Uzun, altın rengi bir plaja sahip Dalyan Deltası, bir doğa koruma alanı ve deniz kaplumbağaları (caretta caretta) ile mavi yengeçlerin sığınağıdır. Irmağın kavis yaptığı yerde, eski liman şehri Kaunos'un üzerindeki yamaç yüzünde, kayaya mezarlar oyulmuştur. Delikli Ada'nın güneydoğusunda Sarı Germe bulunur.

Göcek Körfezi, Akdeniz'in en iyi yatçılık merkezlerinden biridir. Adalarla çevrilmiş ve deniz manzarası Körfezin en güney ucundaki eski Arimeksa şehrinin kalıntıları, mavi suların uzantısında yer alır. Tersane Adası'nın karşısında, eski tersanelerinde bulunduğu Bizans harabeleri yer alır.
Fethiye'den Kaş'a;
Tatil ilçesi Fethiye'nin önemli bir marinası bulunmaktadır ve Adalarla kaynaşan güzel bir körfeze bakmaktadır. Eski binaların ön cephelerini örnek alan çok sayıda Likya kaya mezarı tepenin yüzüne oyulmuştur. Belceğiz Körfezi ile sakin, kristal duruluğunda suyun yüzme ve diğer su sporları için ideal olduğu yer Ölü Deniz'dir. Gemiler Adası'nda Bizans harabeleri çamlar arasındadır.
Kaş'tan Antalya'ya;
Kaş'ın uzun yarımadasının üzerinde eski tiyatro ilçeye yürüme mesafesindedir. "Güneşin Evi", Kekova, güzel manzaralı adalar, çok sayıda koylar ve eski kentlerin toplu adıdır. Bu koylar her mevsimde doğal liman oluşturmaktadır. Kekova Adası'nın kuzey sahilinde, Apollonia'da depremler toprağı sarsarak, eski evlerin su altına gömülmesine, batık bir kent yaratılmasına sebep olmuşlardır. Finike'nin 25 km. batısında eski adı Myra olan Demre'de çok sayıda kaya mezarı ve muhteşem bir Roma tiyatrosu bulunmaktadır. (Noel Baba) St. Nicolas, dördüncü yüzyılda bu Akdeniz kentinin piskoposuydu ve burada ölmüştür.
Kırlangıç Yarımadası etrafında dönüldüğünde Antalya Körfezi'ne ulaşılır. İlk manzara Tahtalı Dağı güney kıyısındaki eski Olimpos kentidir. Zakkum ve defne çalılarının Olimpos vadisine denizden olduğu gibi karadan da ulaşabilirsiniz. Kemer Turban Marina'nın tüm etkinlikler için tesisleri mevcut bulunmaktadır. Bugün palmiye dizili bulvarları, güzel parkları, tarihi binaları, anıtları, müzeleri ve Kaleiçi, ideal bir tatil atmosferi yaratmak üzere Antalya'da bir araya gelmiş gibidir. Turban Marina'nın yer aldığı güzel manzaralı Kaleiçi Mahallesi Antalya marina ve eğlence merkezi, Türkiye'nin en güzel marinalarından biri olarak kabul edilmektedir. Antalya'nın diğer marinası olan Setur Marina ise sakin ve dinlendiricidir.
Yat gezileri düzenleyen acentaların listesi için tıklayın.

Ucuz tatil için ipuçları

Tatil yapmak istiyorsunuz ama uçuk fiyatlarla yapılan tatillerden olmasın diyorsunuz. Kalabalıktan uzak, denizin ve güneşin tadını çıkarmak, bu yaz aylarında özlediğiniz tatili yapmak... İşte ucuz yaztatili için ipuçları ;

Çadır kurmak hem eğlenceli, hem ucuz...
Hayatınızda hiç kamp yaptınız mı? Çadırınızı kurarak, stresli yaşamdan uzaklaşarak, doğayla ve deniz ile iç içe bir yerde, sade ve gösterişsiz birkaç gün geçirdiniz mi? Kamp kurmak için belirlenen kamping bölgelerinde, diğer kampçılarla beraber hoşça vakit geçirebilir, hem de ekonomik olarak çok uygun bir tatil geçirebilirsiniz. İhtiyacınız olan tek şey, size göre uygun bir çadır satın almak. Bir de yanınıza özel eşyalarınızı aldınız mı, istikamet zevkinize uygun, doğru kamp alanlarından birine…

Çadır yaşamının zor yanları da yok değil tabiî ki, eğer konforlu bir kamping bölgesinde kalmıyorsanız birtakım zorluklarla karşı karşıya kalabilirsiniz. Tuvalet ve duş ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz imkânların olduğu bir bölgede kamp kurarsanız en önemli sorunu ortadan kaldırmış olacaksınız. Diğer karşılaşabileceğiniz önemli bir sorun da, yemek ihtiyacınızı nasıl karşılayacağınız? Tahmin edersiniz ki, çadır yaşamında buzdolabı, dondurucu gibi olanaklara sahip olmayacağınız için, yiyeceklerinizi günlük temin edip, hemen tüketmeniz gerekecektir. Bunların dışında tabiî ki çamaşır probleminiz de olacaktır. Bunlar çadırda yaşamanın, kamp tatilinin olumsuz yanlarıydı, şimdi bir de güzel yanlarına bakalım; Bütün bir sene çalıştınız. Yorgunluk atmak istiyorsunuz ve ucuz bir tatil yapmak istiyorsunuz. Yukarıda dediğimiz gibi ihtiyacınız olan tek şey kendinize göre bir çadır bulmak. Sonrasında size düşen arkadaşlarınızla, ailenizle ya da sevdiklerinizle birlikte kuracağınız çadırınızda, tatilin keyfini doyasıya çıkarmak.

Kamp kurabileceğiniz bölgeler; Önce tatilinizi nerede geçirmek istediğinize karar vermelisiniz. Çeşme mi, Antalya mı, Bodrum mu, Kuşadası mı yoksa İstanbul’a yakın Marmara Bölgesi’nde Silivri, Tekirdağ gibi bölgeler mi? Tabii ki bunları seçerken, tatil boyunca yapmak istediğiniz aktivitelere de karar vermelisiniz. Mesela rafting, trekking yapmak istiyorsanız bunun için Ege Bölgesi’nde bir yer sizin için daha uygun olacaktır.

Muğla’nın Fethiye ilçesinde bulunan Saklıkent’te size göre bir tatil alternatifini mutlaka bulacaksınız. Saklıkent’in tatilcilere sunduğu imkanlardan biri; ağaçtan yapılmış evlerde kalarak şehir stresinde uzaklaşarak, doğayla ve denizle iç içe yaşamak. Yeşil çam ağaçlarının içinde balkonlu naturel evlerde konaklamakta bir diğer seçenek. Aynı zamanda kamp alanı da bulunan Saklıkent’te kendi çadırınızla da kamp yapabilir ya da Saklıkent’in size sağlayacağı çadırlarda da konaklayabilirsiniz. Peki, Saklıkent’te kendinize uygun bir seçeneği tercih ettikten sonra neler yapabilirsiniz? River Cafe&Bar’da yemek yiyip, yüksek seste müzik dinleyebilir, renting shop’tan araba, motor ve bisiklet kiralayıp zevkinize göre aktivitelerde bulunabilir, masaj servisi’nden yararlanabilirsiniz. Ayrıca her gün dünyaca ünlü Patara plajına servislerle gidebilirsiniz. Ayrıca Rafting, Trekking, Cantoning, yamaç paraşütü ve günbatımı turları da Saklıkent’te yapabileceğiniz aktivitelerden… Tel: 0.252.659 00 74

Kelebekler Vadisi’nde alternatif çok; M.Ö 4. Yüzyıla uzanan Likya’nın Perdicia isimli yerleşim yerinin bazı kalıntılarının bulunduğu Kelebekler Vadisi, her yıl, kamping müdavimleri ile dolup taşıyor. Kelebekler Vadisi’ne gitmek için rezervasyona gerek yok çünkü 100 dönümlük vadide yer bulamama sorunu pek olmuyor. Eğer 1 Haziran ve 1 Ekim tarihleri arasında gideceksiniz, beş gün konaklayana altıncı gün bedava. Sınırlı sayıdaki bungalovlarda konaklamanın bedeli kişi başı cüzi denecek kadar az. Vadiden kiralayacağınız çadırlarda ya da kendi çadırınızda konaklama ücreti ise son derece ucuz. Açık büfe kahvaltı ve akşam yemeği konaklama fiyatlarına dahil. Her türlü konaklamada yatak, yastık, kılıf, pike ya da battaniye ise işletme tarafından size veriliyor. Kelebekler Vadisi’nde bungalowlarda kalabilir, çadır kurabilir, etrafı açık, üstü asma veya çatı ile örtülü çardaklarda kalabilir, ya da sabah güneşini sahilde uyuyarak karşılayabilirsiniz. Tel: 0.252.614 26 19

Tatil yapmak istiyorsanız, ama uzak yollar gözünüzde büyüyorsa, tatili İstanbul’da da yapabilirsiniz. Karadeniz’in tüm renklerini cömertçe sunan Golden Beach Club, Sarıyer’den sadece 12 km. uzaklıkta. İstanbul’un içinde ama İstanbul dışındaymış hissi veren, evinizden işinize, işinizden evinize gidebileceğiniz 220 dönümlük yemyeşil bir orman arazisine kurulu, kısacası tatili ve doğayı ayağınıza getirmek amacıyla inşa edilmiş, sizin olan bir tatil beldesi. 26 ahşap bungalow, suit odalar ve kamp çadırlarıyla 3 ayrı konaklama imkanı sunan Golden Beach Club, kamp alanında çadırınızı kurabileceğiniz, gece kamp ateşi etrafında müziğin ritmi ile coşabileceğiniz ya da ahşap bungalow evlerde huzurla uyuyarak sabahları Karadeniz’in eşsiz manzarasında uyanabileceğiniz bir ortam sunuyor. Golden Beach Club’da VIP hizmeti veren restoran, kır kahvesi, snack ve beach bar, beach volley sahası, bisiklet ve yürüyüş parkuru, paintball gibi birçok aktivite sizi bekliyor. Golden Beach Club’a günübirlik gitmek isterseniz eğer Hafta içi ve Hafta sonu değişen küçük bir ücret ödüyorsunuz. Bungalowlarda konaklamak isterseniz eğer dolar bazında küçük bir mablağ ödüyerek iki kişi konaklayabilirsiniz. Tel: 0.212.325 55 83

Ayvalık’ın meşhur Alibey Adası’nda yıldızsız ama yıldızlı otellere taş çıkartacak bir tatil için; Ada Camping’i tercih edebilirsiniz. Kampçılar için mutfak, çamaşırhane, sıcak duş, buzdolabı piknik alanı, karavan ve çadırlar için gölgelikler, sıcak duş ve tuvaletli odalar, çocuk parkı, spor sahası, tekne, gezi ve dalış turları Ada Camping’in misafirlerine sunduğu imkanlardan. Bungalow’larda kalmak isteyenler için, kişi başı kahvaltı dahil küçük bir meblağ ödemeniz gerekiyor. Eğer çadır kiralayacaksanız ise günlük 8 YTL’ye temin edebiliyorsunuz. Tel: 0.266.327 12 11

Tatil köylerinde, 5 yıldızlı otellerde fazla para harcamak istemiyorsanız. Ben tatil yerlerini gezerim, odamı sadece yatmak için kullanırım diyorsanız, tatil beldelerinde bulunan birbirinden şirin pansiyonlar, hem ekonomik hem de aradığınız özelliklerde bir tatil fırsatını size sunuyor olacak. Akdeniz'in tadına doyamayacağınız suyu, güneşi ve aktiviteleri bu yaz sezonunda da siz misafirlerini küçük şirin pansiyonlarda bekliyor. Akdeniz'in muhteşem havasını koklayabilir, geceleri denize düşen yakamozun karşısında dinginliğinize dinginlik katabilir, birbirinden şirin pansiyonların bahçesinde ki hamaklarda kitabınızın satırlarında göz gezdirebilirsiniz. Ama daha farklı bir tatil düşlediyseniz eğer. Efes’i görmek, antik kalıntıları incelemek, yamaç paraşütü yapmak ve gezmek isterseniz Ege Bölgesi’ndeki birbirinden güzel pansiyonlar da sizin ihtiyacınızı karşılayacaktır. Eğer İstanbul ve yakınlarında yaşıyorsanız, çok uzaklaşmadan bir tatil yapmak istiyorum derseniz, Tekirdağ, Silivri, Gümüşyaka ve Kumburgaz, İstanbul’a yakın tatil yapmak isteyenlerin gözbebeği.

Seyahat etmeyi seviyorsanız, canınızın istediği bir yerde durmak, nerde akşam orada sabah misali gezip dolaşmak istiyorsanız, üstelik 5-6 kişilik bir tatil hayal ediyorsanız, karavan kiralamak sizin için mantıklı bir fikir olabilir.


6 kişinin konaklayabileceği motokaravanlarda 6 kişilik oturma grubu, masa ve dolaplar, buzdolabı, ocak, mutfak dolapları, tuvalet, musluklu evye, ayna, camlarda sineklik, araç yanında güneşlik, kalorifer, televizyon gibi ev konforunu aratmayacak özellikler bulunuyor. Karavan kira bedelleri ise sezonluk olarak değişiyor. Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında ortalama 100-200 YTL. Olan karavan fiyatları, diğer aylarda 70-80 YTL’ye kadar düşüyor. Ayrıca pazarlık payı da her acente de olmasa da birçok acentede bulunuyor! O yüzden biraz araştırmakta fayda var! 250 m. Uzunluğundaki kumsalı, çocuklar için güvenli olan sığ kumluk denizi ve 300 karavan-çadır kapasitesi ile Türkiye’nin en büyük kamplarından biri olan Semizkum Mocamp, İstanbul’a yakın olması sebebi ile tatilciler için ideal. Karavan ve çadırları ile gelenler dışında, pansiyon hizmeti de veren Semizkum Mocamp, bungalowlarda misafirlerini ağırlıyor. Kamp alanı içerisinde yeme-içme ihtiyaçlarınızı karşılayacağınız, kafeterya, günlük alışverişlerinizi yapabileceğiniz market, dev ekran TV, jetonlu sıcak su duşları, çocuklar için oyun alanı ve haftanın belirli günleri hoşça vakit geçirmenizi sağlayacak canlı müzik Semizkum Mocamp’ın ayrıcalıklarından… Semizkum Mocamp’ta bungalow’larda konaklamanın gecelik fiyatı 40 YTL. Şahsi çadırınızda konaklamanın bedeli günlük 25 YTL. Çekme karavanla 25 YTL, oto karavanla ise yine 25 YTL'ye konaklayabilirsiniz. Tel: 0.212.711 20 58

Karavan kiralayabileceğiniz acentelerden bazıları şöyle;

Saly Rent a Caravan: 0.216.327 20 19
Güney Karavan: 0.312.353 70 66

Spa Merkezleri

SPA kelimesinin kaynağı hakkında rivayet muhtelif. Kimileri Latince Sanitas per aqua veya salus per aquam’dan -ki her ikisi de suyla gelen sağlık anlamına geliyor- geldiğini söylüyor. Spa ayrıca, Belçika’da, 17. yüzyıldan itibaren tüm Avrupalıları çeken ünlü bir kaplıca kenti. Zamanla tüm kaplıcaları tanımlayan bir kelime haline geldiğini iddia edenler var. Türkiye’nin de geleneksel kaplıcaları var. Ancak günümüzde spa deyince, Tayland ve Bali başta olmak üzere Uzakdoğu’nun rahatlatıcı masajları, suya dayalı terapiler, doğal ürünlerle yapılan cilt bakımları gibi pekçok hizmetin verildiği, sağlık turizminin gözbebeği olarak kabul edilen işletmeler akla geliyor.

Türkiyede ki En iyi 10 spa merkezi;

1. Six Senses Spa Kempinski Hotel - BODRUM
2. Richmond Nua Wellness Spa - SAPANCA
3. Bottanica Thermal Spa Sheraton - ÇEŞME
4. Kempinski Hotel The Dome Spa Belek - ANTALYA
5. Rixos Hotel Premium Spa Belek - ANTALYA
6. Sungate Port Royal Spa Kemer - ANTALYA
7. Amrita Spa & Wellness Swissotel - ANKARA
8. Sanda Day Spa Hillside Su - ANTALYA
9. Caudalie Vinotherapie Spa Les Ottomans - İSTANBUL
10. Serenity Spa Sheraton Voyager - ANTALYA

Siz Senses Spa Kempinski : Kulak temizleme terapisi. Six Senses, otel ve spa kurup işleten, spa konusunda dünyanın önde gelen şirketlerinden biri. Bodrum’daki Kempinski Hotel Barbaros Bay’de de bir şubeleri var. Buradaki spa, 5500 metrekare. Six Senses Spa’nın uygulamalarına Six Senses Piramidi deniyor. Piramidin temelinde görme, işitme ve dokunma duyuları, ikinci aşamada tat alma ve koklama, zirvede ise altıncı duyu olan haz yer alıyor. Six Senses Spa’da Thai, Vietnam, refleksoloji, shiatsu, aromaterapi gibi masajlar yapılıyor. Kızılderililere özgü, kulağın mum yardımıyla temizlenmesi yöntemi 30 dakikada uygulanıyor. Six Senses Spa yoğun sezonda 09.00-21.00, diğer zamanlarda 10.00-19.00 arasında hizmet veriyor. Tel-0252 311 03 03.

Ricmond Nua Wellness Spa : Göl kenarında huzur : İstanbul’a yakın Sapanca Gölü kenarındaki bu spa otelinde, VIP Mystique Süiti, buhar banyolu ve Fin hamamlı süit gibi konaklama seçenekleri bulunuyor. Havuz ve duş bölümünde, sırt, ayak, göğüs masajlarının uygulandığı tuzlu su havuzu ve aktivite havuzu, yağmur ve sisten oluşan doğal duşlar yer alıyor. Sauna ve banyo bölümünde Osmanlı Buhar Banyosu, sıcak ve tuzlu su buharında bitki kokulu buhar banyosu yapılabilecek Sole Steam Bath, taşla terapi yapılan Laconium, yüzyıllık ağaçlardan oluşan Loft Sauna, ayrıca arkadaş-dost gruplarının birlikte kullanabileceği Vip Relax Unit (VRU) diye özel bir bölüm var. Tel: 0264-582 21 00.

Bottanica Thermal Spa Sheraton : 300 metrekarelik hamamÇeşme’deki Sheraton Oteli’nde 3500 metrekarelik Botanica Thermal Spa açıldı. Burası zaten kaplıca sularıyla tanınan bir nokta. Spa’da, 26 bireysel bakım ünitesi, 3 Tayland süiti ve çiftlere yönelik bir özel süit var. Masaj, vücut ve cilt bakımı gibi hizmetler veriliyor. Spa’da sauna, buhar banyosu, kar çeşmesi, macera duşu, kapalı iki termal havuz, ısıtılmış denizsulu bir havuz, 300 metrekarelik Türk hamamı ve dev akvaryumlu dinlenme salonu bulunuyor. Balili terapistlerin uyguladığı kürlerden hem otelde konaklayanlar, hem de önceden rezervasyon yaptırarak dışarıdan gelenler yararlanabiliyor. Tel: 0232-723 12 40.

Kempinski Hotel The Dome Spa : Golfçüleri tedavi ediyorlarKempinski Hotel The Dome’un içindeki The Dome Spa, thalassoterapi bölümüyle dikkat çekiyor. Isıtılmış deniz suyu ve yosun gibi denizden elde edilen ürünler kullanılarak uygulanan bir tedavi bu. Spa’da ayrıca ayurveda, Bali, Thai, shiatsu, taş terapisi, lomi lomi nui gibi masajlar da yapılıyor. Golf sonrası ortaya çıkan vücut duruş bozukluklarında etkili medikal masajlar golfçülere yardımcı oluyor. Türk hamamı, sauna, Selçuklu hamamı, Rus ve Fin saunası gibi geleneksel alternatifler de var. Selülit tedavisi, anti-aging uygulamaları ve detoks programları da yapıyorlar. Tel: 0242-710 13 00.

Rixos Hotel Premium Spa : Süt ve çikolatayla bakımBelek’teki Rixos Premium Oteli’nin spası 4500 metrekare. 20 kadın, 15 erkek uzmanın çalıştığı spada, üst katta kuru, alt katta ıslak bakım yapılıyor. Buradaki "macera odaları"nda, örneğin yağmur mağarasında, mineral yüklü suyla yıkanırken tropik ormanlara özgü ses ve ışıklarla kendinizi Amazon ormanlarında hissediyorsunuz. Kar sevenler için suni kar yağdırılıyor, sıcağı sevenler için kum odaları var. Lenf drenaj masajı, thalassoterapi, hidromasaj küveti, çamur terapisi gibi seçenekler var. Süt (buna Kleopatra’nın süt banyosu deniliyor) ve çikolaçta bakımı uygulanıyor, Thai, Afrika, Bali, sualtı masajları yapılıyor.

Sungate Port Royal Spa Merkezi : 50 terapi ve masaj varKemer Beldibi’ndeki Sungate Port Royal Oteli’ndeki spa 8 bin metrekare. Hint, Tayland, Endonezya ve Avrupa masajlarından oluşan karma bir hizmet sunuyor. Bu otel, World Luxury Hotels Awards 2007’de en iyi SPA oteli ödülünü ve Türkiye’de 1. Ulusal SPA & Wellness Kongresi’nde yılın resort SPA ödülünü aldı. Ritmik hareketlerle vücuda uygulanan Ying & Yang masajı, çakra noktalarına yapılan Çin masajı, insanın burcuna ait elementlere uygun meyve ve bitki maskesinin uygulandığı Astrological Face Care, kakao masajı Mauna Kea, çiftlere mum ışığında yapılan bal masajı Honey Moon For Two, buradaki 50 çeşit masaj ve bakımdan bazıları. Web adresi : Sungate Port Royal Hotel

Amrita Spa & Wellness Swissotel : 12 terapi odasıSwissotel Ankara’nın içindeki Amrita Spa & Welness merkezi, 3 bin metrekarelik bir alanda yer alıyor. Bir solaryumu, 12 spa terapi odası var. Uygulanan bazı terapiler şöyle: Amrita Signature masajı, cilt bakımı, kese, aromaterapi, deniz kristalli cila, süt köpüğü, sıcak taş masajı, çikolatalı vücut bakımı, Sweet Hearts masajı ve Ayak Cenneti. Masajların süreleri 30 dakika ile 1 saat arasında değişiyor. Amrita’nın içinde, kadın ve erkek için güzellik ürünleri, spa ürünleri satılan bir butik de var. Merkez, her gün 09.00-21.00 arasında açık. Ancak masaj ve terapi için rezervasyon yapılması gerekiyor. Tel: 0312-409 30 00.

Sanda Day Spa Hillside Su : Avrupa’nın en iyilerindenAntalya Konyaaltı Hillside Su Oteli’nin içindeki Sanda Day Spa, 12 ay çalışıyor. Isıtılmış kapalı havuzu, Türk hamamı, buhar odası, güzellik merkezi ve 6 masaj odası var. Burası, Conde Nast Traveller dergisinin Spa Ödülleri sayısında, okuyucular tarafından Avrupa’nın en iyi 10 spa’sından biri seçildi. Spa’da, La Prairie marka ürünlerle yüz bakımı yapılıyor; L’Occitane marka bakım ürünlerinin de bir satış noktası var. Mumlar ve çiçek yapraklarıyla donatılmış masaj odalarında, boyun, omuz ve sırta veya bacaklara yapılan Bali masajı, parmak uçlarıyla yapılan Oriental Dry masajı gibi pekçok masaj uygulanıyor. Tel: 0242-249 07 00.

Caudalie Vinotherapie Spa Les Ottomans : Hamilelere özel masajİstanbul’daki Les Ottomans otelinin spa merkezi Caudalie, Feng Şui felsefesiyle inşa edildi. Burada sadece üzüm çekirdeklerinden yapılan Caudalie ürünleri kullanılıyor. Derin Doku Masajı, Asya Yağsız Masajı, Tai Masajı, İsveç Masajı, Bali dört el masajı gibi masajlar uygulanıyor. 60 dakikalık hamilelik masajı, buranın spesiyalitesi. Şişkinliğin, sırt ve boyun ağrılarının azaltılmasına yardımcı oluyor, kan dolaşımını düzenliyor. Hamileliğin ilk üç ayında önerilmiyor. İkinci üç aylık dönem, masaj için ideal. Caudalie’de uygulanan kırmızı şaraplı fıçı banyosu da meşhur. Cildi temizliyor ve rahatlatıyor. Tel: 0212-359 15 00.

Serenity Spa Sheraton Voyager : Deniz kabuğunda güzellik. Antalya Sheraton Voyager’de, Serenity Spa adlı merkez Uzakdoğu tarzında dekore edilmiş. Okaliptüs ve nane kokulu buhar banyosu, aromatik duşlar, çamur banyoları yapılan Serenity Spa’da Türk masajı, Thai masajı, taş terapisi, İsveç masajı, refleksoloji masajı, Shiatsu masajı ve Hint baş masajı uygulanıyor. 20 dakika süren Oyster Deneyimi’nde, deniz kabuğu şeklinde bir kapsülün içinde baştan ayağa jet su masajı uygulanıyor. Nemsiz ciltler için Kleopatra Banyosu tavsiye ediliyor. Yasemin aromalı sıcak buhar odası ve köpük masajı sonrası Shiatsu masajının uygulandığı Japon Ritüeli 2 saat sürüyor. Tel: 0242-249 49 49.


Mavi Yolculuk

Tatil yapmanın, dinlenmenin bir başka çeşidi de tekne tutup mavi yolculuğa çıkmak. Bu tür bir tatil alternatifini bir veya birkaç konaklama tesisinde geçirilecek tatil ile mukayese ederseniz ortaya farklı durumlar, farklı avantajlar çıkıyor. Bu yazıda Mavi yolculuk gezisi boyunca görülecek yerler, tatil günlerinde tekne yaşamı, neler yenebilir, nasıl vakit geçirebilirler, yolculuk durakları, tur programları hakkında bilgiler, notlar bulacaksınız.

Ne var , ne yok ; Öncelikle sabit bir yerde değil, arzuya göre sürekli değişik yerlerde konaklayabiliyor, bakir koylarda yüzüp, denizin, güneşin, dinlenmenin tadını doyasıya çıkarabiliyorsunuz. Otellerde, tatil köylerinde olduğu gibi yemeklere giderken giyinme, süslenme, saç, baş yapma gereksinimiz yok. Denize giderken ulaşım sorunu, vasıta bekleme veya merdiven çıkıp inme, kalabalık plajlarda güneş şemsiyesi, şezlong kapma, bulunan şezlonga havlu bırakma gibi problemler yok. Açık büfenin açılış saatini bekleme, diğerleri ile birlikte sıraya girme yok. İkide bir kül tablasını değiştirmek için başınızda bekleyen papyon kravatlı servis elemanı yok. Farklı toplumlara göre farklı dillerde hazırlanmış animasyon programlarını seyretme, dinleme tercihi yok. Gerçek dünyadan çok, sanal ve kusursuz bir dünyayı andıran tatil köylerinin tatil boyunca büyüsüne kapılıp, dışarı çıkınca, gerçeklerle yüz yüze kalınca, demorolize olup, intibak etme zorluğu yaşamak yok. Konaklama tesisi personelinin otorite sağlayan bakışları altında kalmak da yok.
Peki, ne var derseniz; Sayılı sayıda kişilerle teknedesin, bu koyda sıkıldın diyelim hadiii başka koya demirle, kalabalıktan sıkıldın hiç kimsenin olmadığı koylara gel gözlerden, meraklı bakışlardan uzak kendi grubunla yüz, atla, çık, su sporlarını yap, yapamadıklarını, kimseyi kendine güldürmeden öğren. Göz zevkini bozan şeylerle karşılaşma. Başkası için seçilmiş müziği dinlemekten, havuz başı animasyonlarını izlemekten ziyade, kendi programını uygula. İstediğin kadar uyu, istediğin kadar ye. Arzu ettiğin kıyıya çık, istediğin kır lokantasında veya restoranda yemeğini ye. Canın istiyorsa istediğin yemeği pişir, farklı lezzetlerle tanış. Zamanı kolla, gün batımını seyret, fotoğrafla, kamerana çek, kitap oku, kâğıt oyna, içkini hazırla ister güvertede gölgede, ister hamak keyfi yaparak, denizi seyrederek istediğin yerde iç. Canın isterse erken kalk, gün doğmadan denize gir, çıplak yüz, dalış yap, deniz kabuğu topla, oltanı hazırla kimseler uyanmadan balık tut. İstediğin kıyafetle güneşlen! Yemek sonrası artan ekmek parçalarını balıklara ver, teknenin etrafına topla. Haritayı inceleyip yerini bul, havaya, bulutlara bak ahkâm kes, kaptanla konuş, anılara ortak ol, hemen hemen her teknede bulunan sardunya, ıtır, küstüm otu bitkileriyle oyalan, çökertme türküsünü dilin döndüğü kadar söyle, beraberinde getirdiğin CD veya kasetten sevdiğin melodileri dinle. Deniz fenerlerini seyret, antik alanlara çık dolaş. Teknenin dürbünüyle çevreni, uzakları seyret, gemilerin bandıraları hakkında fikir yürüt. Teknenin halatlarıyla, ipleriyle yeni düğüm şekilleri üzerinde çalış, denizcilik bilgilerini artır, tekne satın alma planları yap, tecrübe kazan. Kamarada sıkılırsan güvertede, uyku tulumunda yat. Uykuya dalmadan önce gökyüzünde şehirde göremediğin kadar yıldızı seyret, mehtaba çık, yakamozları izle. Göcek ve benzeri yerlerde sipariş verdiğin gazeteleri teknene kadar getiren servis botundan al oku, miskin miskin bulmaca çöz. Tekneye getirilen henüz tutulmuş bir derin su balığını en iyi pişirim şekli üzerine yoğunlaş. Kıyıya çık mavi yolculuk kulesi yap. Doğa ile baş başa kalınabilinen koylarda kürek çekerek, kürek sesi eşliğinde botla dolaşmayı dene.



Duygularını, hislerini kaleme al, yazabilirsen roman, hikâye, senaryo, şiir yaz, hatta gördüklerinin resmini yapmaya çalış. Bazı koyların bazı bölümlerinde, deniz suyuna karışan tatlı su kaynakları nedeniyle buz gibi sularda duş yaparcasına yüz, dinçlik kazan. Bazı koylarda kiralık çalışan jet ski, sörf, hamburger, banana paraşüt, su kayağı gibi su eğlencelerine de katıl. Dahası da var.Kaptandan deniz ürünlü yemek tarifleri almak, sebze ayıklamak, patates kızartmak, özel soslar hazırlamak. Önden demir atıp, kıçtankaraya çıkıp tekne bağlamak. Rüzgârda yelken açmak, aynı amaçla yol alan diğer tekne yolcularıyla selamlaşmak. Hafif hafif sallanırken uyunan kaliteli uykunun zevkine, farkına varmak. Mavi yolculuk turları bünyesinde çeşitli sürprizlerde barındırır bazen açık denizde yol alırken veya bir koydan diğerine seyrederken yunuslarla yarışır, belki fok bile görebilirsiniz. Sadece fok mu? Yolunuz Dalyan'dan geçiyorsa eğer suyun üzerine başını çıkarıp meraklı gözlerle çocuk gibi size bakan bir Nil Kaplumbağası da çıkabilir karşınıza. Yanınızdan geçen uçan balıklar, ya da durduk yerde zıplayanlar sürpriz yaparlar tekne yolcularına. Durgun koylarda dinlenirken, sahili yalayan dalgacıklar ruhunuzu yıkarken, hiç beklenmedik bir anda teknenizi bir kelebeğin ziyaret edeceği tutar, küpeşteye konar. Gece olunca sessizliğe gece kuşları renk katar. Tatil boyunca köpeğinden ayrılamayanlar için de bir imkândır tekne gezileri. Mavi yolculuk turlarında hayat güvertede geçer. İştahlar kabarır, temiz ve esintili havanın etkisiyle içtikçe içesi gelir insanın. Soğuk bira, soğutulmuş meyveler, bilhassa kavun, karpuz dilimleri en çok aranılandır. Temiz hava filtre edilmişçesine esip, yosun kokusuyla beraber burun deliklerinizi, genzinizi yakar. Artık kent karmaşası, gürültüsü, trafik, araç park sorunu, çocuk çığlıkları, sokak satıcı cıngılları, vücudu kasan gerginlik, pantolon kemerleri, ayakkabılar geride kalmış, tüm sorunlar yerini gevşemeye, sağlıklı düşünmeye, huzura bırakmıştır. Görünenler mi? Mutlu yüzler, uçuşan saçlar, kondisyon kazanmış vücutlarda bronzlaşan tenler ve daha neler neler…. Yazının devamı için tıklayın

Mavi Yolculuk (Devamı)

Mavi Yolculuk Notları : Denize ekmek at uğur getirsin; Mavi yolculuğa çıkanların, ya da balıkçıların denize kuru ekmek atmalarının çok eskileri dayanan bir nedeni var. Piri Reis'in "Kitabı-ı Bahriyesi"nden alınmış bir öykü, günümüzde hala sürmekte olan bu geleneği şöyle açıklıyor. Osmanlı donanmasındaki adı "Peksimet Yemez Latif Baba" olan denizci ölünce, Babaada Burnu'na gömülmüş. Donanma, ne zaman bu sulardan geçse, gemiciler uğur getirsin diye türbenin bulunduğu tarafa peksimet atar olmuşlar. Evliya Çelebi de ünlü seyahatnamesinde Baba Burnu'ndan geçerken Latif Baba'nın ruhuna fatiha okuduğuna değinir... Peksimetler, şimdi de mavi yolculuğa çıkan teknelerden atılıyor masmavi sulara.

Bodrum'dan Mavi Yolculuk; Mavi Yolculuk modasının başlangıç yeri olan Bodrum'da limana bağlı sayısız tekne bulunuyor. Konuklar genellikle bir grup oluşturup kiraladıkları tekne ile çıktıkları haftalık turlarda her gün değişik koylara demir atıp, hem kent yaşantısından, monotonluktan uzak, sakin, farklı bir tatil yaparken diğer yandan konaklama giderlerinde ekonomik açıdan kazançlı çıkıyorlar. Bodrumda 3000 ila 3500 arasında kayıtlı tekne Mavi Yolculuk için bekliyor. Tekne sayısına özel yatları da eklerseniz sayı 5000 e ulaşıyor. Geçmiş yıllarda 6 ay olan turizm mevsimi 26 hafta sürerken, günümüzde bu süre ya aylarının ortasında 12-13 haftaya sıkışmış görünüyor. Tekneler ise konuklarına otel konforunu aratmıyorlar. Her kamarada klima, TV, müzik, 220 volt elektrik, mutfak gibi üniteler ile müşteri ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılıyorlar. Her teknede iki kişilik 6 -8 standart kabin, wc, banyo bulunuyor. Müşteri yola çıkmadan önce iki türlü seçenek sunuluyor. Özel yolcu, yolculuk fiyatını kumanya hariç veya dâhil belirliyor. Her koyda ki restoranlar müşteri arzusuna göre kullanılabiliyor. Teknede bir kaptan, bir aşçı, bir gemici görev yaparken bazen tüm işlerde yardımlaşma görülüyor. Müşteri hava uygunsa yelken açıp gitme isteyebiliyor, karaya çıkıp yürüyüşlerle, antik kent gezileri yapabiliyorlar. 08.30 ila 09.30 arası tekne kahvaltısı ile öğle yemeği arasında yol yapılıp, öğlen arzu edilen beğenilen bir koyda mola veriliyor. Tekne yolcuları hazırlanan 4-5 türde ki yemeklerden istedikleri kadar yiyebiliyorlar. Acıkınca ara sıcak veriliyor, durgun denizde limitsiz çay, kahve içebiliyor. Deniz tutup midesi bulananlara mide hapı veriliyor. Teknede bulunan deniz malzemesi kano, bot, kullanabiliyor koylardaki sürat motorlarınca yaptırılan kayak, bananaya binebiliyor, jet ski kiralayabiliyor. Bugüne dek hiçbir tekneden cenaze çıkmadığını dile getiren tekne kaptanları, yolcuların kalp spazmı, güneş çarpması, kırık, gibi durumlarla karşılaşmaları halinde telsizle, telefonla haber verilen ambulans botu en kısa sürede ihtiyaç yerine ulaştığını belirtiyorlar. Kaptanlar 5 yıldızlı otelde yaşayamadıkları zevki teknede yaşayabilir, bambaşka bir dünyada, koylardaki gün doğumu ve batımını doyasıya zevkini çıkarabilir, kendi tuttuğunuz balığı pişirip, yiyebilirsiniz diye ekliyorlar.

Tekne Yemekleri; Tura katılan mavi yolculuk konukları için uygulanan standart haftalık mönü'de tekneye akşam gelenlere birinci gün hafif bir sebze yemeği, patates püresi, pilav, salata, taze mevsim meyvesi veriliyor. İkinci gün sabah kahvaltısı çay, kahve, süt, beyaz peynir, kaşar peyniri, yağ, yumurta, çilek, vişne reçeli, bal, domates, salatalıktan oluşuyor. Öğle yemeğinde yoğurtlu karışık patlıcan, biber kızartması, etli bezelye, salata verilirken, akşam yemeğinde balık, salata, meyve yeniyor. Üçüncü güne, standart kahvaltı ile başlanıp öğlen, İzmir köfte, makarna, salata, akşam kızarmış tavuk, pilav, salata, meyve ile son buluyor. Dördüncü gün standart kahvaltı sonrası öğlen yemeğinde patlıcan oturtma, makarna, cacık, salata yer alırken akşam yemeğini balık, makarna, salata, meyve süslüyor. Beşinci gün, standart kahvaltıyla ağırlanan konulara, öğlen saatlerinde biber dolması, makarna salata sunuluyor. Akşam mönüsü et sote, pilav, sebze köftesi, salatadan oluşuyor. Altıncı gün kahvaltıyla başlayıp öğle yemeği etli taze fasulye, pilav, salata ile şekilleniyor. Akşam yemeğinde tas kebap, salata, meyve yer alıyor. Yedinci günün mönüsü kahvaltı ile başlayıp öğle yemeği fırında makarna, sebze türlüsü, cacık, akşam yemeği musakka, pilav, salata, meyve ile sonlanıyor. Sekizinci gün konuklar bir haftalık tekne gezilerine standart kahvaltı ile son veriyorlar. (Yemekler, mevsim sebze ve meyvelere göre değişim yapılabiliyor).

Mavi tolculuk tur programları ve rotalar;

Bodrum-Bodrum ; Birinci gün Bodrum'a ulaşan tekne yolcularına akşam yemeği Bodrum'da veriliyor. Konuklar ilk gece limanda teknede konaklama yapıyorlar. İkinci gün Bodrum-Bitez yolculuğu için kahvaltı sonrası yola çıkılıyor Poyraz koyunda yüzme molası verip yemek yeniyor. Öğle sonrası Bitez koyuna yolculuk yapılıyor, yüzme molası verilirken, yolcular kano kullanma imkânı buluyorlar. Üçüncü gün, sabahın erken saatlerinde Gökova Körfezinden geçilerek Mersincik Koyuna doğru yolculuğa devam edilirken öğle yemeği sonrası konuklar boş vakit bulabiliyorlar. Dördüncü gün Mersincik Yedi Adalar etabı tamamlanıyor. Kahvaltı sonrasında ormanlık bir koy olan Çatı Koyuna yolculuk yapılıyor, yüzme molaları veriliyor. Bir sonraki yüzme molası için Yedi Adalar'a geliniyor. Beşinci günün programında Yedi Adalar-Söğüt-Yalı yer alıyor. Kahvaltı sonrası Kleopatra'nın yüzdüğü adalarda yüzme molaları veriliyor, ardından Söğüt Koyuna devam ediliyor, Akşam yemeği için Yalı Koyu seçiliyor. Altıncı gün İngiliz limanına doğru yol alan tekne turu yolcuları, fotoğraf çekim imkânı ile kano gezisi yapacak zaman bulabiliyorlar. Öğleden sonra Tuzla Koyuna geliyorlar. Yedinci seyir gününde Tuzla-Çiftlik bulunuyor. Kristal berraklığında farklı yapıda sularda, koylarda yüzüp, Çökertme Koyu geziliyor. Orak Adası, Karaada üzerinden geceleme için Bodrum limanına dönülüyor. Sekizinci gün tekne gezisi kahvaltı ve vedalaşma ile sonlanıyor.

Göcek-Ölüdeniz-Göcek ; Göcek'te tekneye binen konuklara "Hoş geldin" kokteyli veriliyor. Kaptanın tekne, tur programı hakkında yolcuları bilgilendirmesinden sonra, akşam yemeği ve Göcek limanında yapılan geceleme ile tatil başlıyor. İkinci gün rotası Göcek-Gemiler Adası olarak belirleniyor, kahvaltı sonrası limandan ayrılan yolcular, Göcek koylarında öğle yemeği yiyor, yüzme, dinlenme imkânı buluyorlar. Akşam yemeği ve geceleme yapmak üzere Gemiler adasına hareket ediliyor. Üçüncü gün Gemiler Adası- Kaş etabını yapmak üzere Gemiler Adasında uyanıp güne merhaba diyen konuklar, kahvaltının ardından Kaş'a yol alıyorlar. Etrafı görmek, alışveriş yapmak için karaya ayak basan yolcular akşam yemeğini ve gecelemeyi Kaş limanında yapıyorlar. Dördüncü gün standart kahvaltı ile Kaş'ta başlıyor tüm gün konuklar isteğe bağlı olarak günlük (ücretli) çevre turlara katılabiliyor, geceleme yine Kaş Limanında gerçekleşiyor. Beşinci günün etabı olan Kaş-Ölüdeniz için limandan ayrılan tekne yolcuları Ölüdeniz'de arzu ederlerse kısa yürüyüşler yapabiliyor veya bol bol güneşlenip, yüzebiliyorlar. Akşam yemeği ve geceleme Ölüdeniz'in durgun koylarında yapılıyor. Altıncı gün sabah kahvaltısı sonrasında Ölüdeniz'den ayrılan tekne Turunç Pınarı-Fethiye etabına başlıyor. Öğle yemeği ve yüzme molası Turunç Pınarında, gerçekleşirken isteğe bağlı (ücretli) Saklıkent turuna katılmak isteyenler, öğleden sonra bunu yapacak imkân buluyorlar. Akşam yemeği ve geceleme Fethiye limanında gerçekleşiyor. Yedinci gün Fethiye-Yassıca-Göcek için kahvaltı sonrası Fethiye'den ayrılıp Yassıca'ya gelerek yüzme ve öğlen yemeği molası veriliyor. Turun son akşam yemeği ve gecelemesi Göcek limanında yapılıyor. Sekizinci gün konuklar kahvaltı sonrası vedalaşıp tekneden ayrılıyorlar.

Marmaris-Fethiye-Marmaris; Birinci gün tekneye yerleşenlere limanda akşam yemeği veriliyor. İkinci gün Marmaris'ten Ekincik koyuna doğru yolculuk başlıyor, akşam yemeği ve geceleme Ekincik koyunda yapılıyor. Üçüncü gün Kahvaltı sonrası Manastır koyuna seyir başlıyor ve çevrede bulunan uygun koyların birinde geceleme gerçekleşiyor. Dördüncü günün sabahı kahvaltı ile başlıyor, Manastır'dan adalara ve bunların içinde en ünlüsü olan Tersane adasına yol alınıyor. Beşinci gün Tersane'den kum burnu ile ünlü, dinlendirici özellikli, dünyaca ünlü Ölüdeniz'e dümen kırılıyor. Altıncı günün programında sabah kahvaltısı sonrası rağbet gören limanıyla Fethiye'ye geliniyor. Görmeye değer güzellikler için karaya çıkıp, kaya mezarları görülebiliyor, sonrasında Dişibilmez'e doğru yola devam ediliyor. Yedinci gün deniz banyoları, doğanın güzelliklerinden yararlanma olarak geçiyor, Marmaris limanına geri dönülüyor. Sekizinci günün sabahında Marmaris'te yapılan sabah kahvaltı sonrası tekne yolcuları vedalaşıp ayrılıyorlar. Seyahat acentelerinin bir haftalık Yunan Adalarına yapılan tur programları da bulunuyor. Bu geziler Bodrum çıkışlı olup, Yunanistan'a ait Kos Adası, Simi Adası, Rodos Adası uğraklı olup, Datça, Palamut Bükü, Knidos, Mersincik, Karada üzerinden Bodrum'da bitiyor.

Teknede Konaklama; Tekne gezilerinde iki kişilik kabinlerde kişi başı, tam pansiyon, içecekler ve transfer hariç uygulama yapılıyor. Depar günleri Cumartesi olarak kabul edilip, kapalı gruplarda çıkış günü müşteri tarafından kararlaştırılabiliyor. Ev sahibi ve deneyimi ve bilgisiyle teknedeki patron olan kaptan, tüm koyları, sığlıkları, derinlikleri biliyor. Yolcuların güvenliğinden sorumlu olan kaptana, kararlara bu doğrultuda riayet edilmesi gerekiyor. Hava şartlarına göre programda yapılacak değişikliklere yolcuların uyum göstermeleri bekleniyor. Aşçı ve gemici teknenin küçük mutfağında yolcuları mutlu etmek amacıyla çeşitli yemekler hazırlıyorlar. Buna ilaveten teknede yapılması gereken diğer görev ve işleri de göz önüne alarak konuklar yatak yapma gibi ekstra isteklerde bulunmamaları gerekiyor. Grup ve şirketlere mavi yolculuk turu düzenleyen çeşitli seyahat acenteleri farklı rotalar uygulayabiliyorlar. Marmaris-Fethiye-Marmaris güzergâhında Marmaris, Ekincik, İztuzu, Agalimanı, Kleopatra ve Hamam koyları, Tersane ve Yassıca adaları, Fethiye, Ölüdeniz, Dişibilmez, İnceada, Gebekilise, Marmaris duraklı olabiliyor. Bodrum-Gökova-Bodrum turunda Karada, Çatı, Kufre, Löngöz, Karacasöğüt, Kleopatra Adası, Değirmen Bükü, Akbük, Çökertme Koyu, Bodrum yapılıyor. Göcek-Kekova-Göcek duraklı gezilerde ise Ölüdeniz, Gemiler Adası, Kaş, Kekova, Demre, Kalkan, Fethiye, Göcek gibi yeryüzü cennetlerini görme, bu koylarda yüzme fırsatı buluyorlar. Dört gün, yedi gün yedi gece, on gün on gece ve Marmaris-Fethiye-Kaş-Kekova-Antalya-Marmaris etapları olan 15 günlük turlarda bulunuyor. Marmaris-Gökova-Bodrum gibi on günlük turlarda yapılıyor. Fakat müşterinin Marmaris'ten kalkıp, Bodrum'da indiği durumlar için teknenin kalkış yeri olan Marmaris'e boş dönüş ücreti ayrıca ödeniyor.

Koyların birbirlerine olan mesafeleri ;
Borum Knidos: 21 deniz mili
Bodrum Sedir Adası : 39 deniz mili
Bodrum Gökova : 45 deniz mili
Knidos Datça : 20 deniz mili
Datça Bozburun : 19 deniz mili
Bozukkale Marmaris : 26 deniz mili
Marmaris Fethiye : 50 deniz mili
Fethiye Kalkan : 42 deniz mili
Kalkan Kaş : 15 deniz mili
Kaş Kekova : 18 deniz mili
Kekova Finike : 15 deniz mili
Finike Kemer : 40 deniz mili
Kemer Antalya : 18 deniz mili
Not: 1 deniz mili yaklaşık olarak ; 1852 metre, 1.8 km'dir.Harita için tıklayın

Balık Meraları (Balık tututalacak yerler) ; Güllük Körfezi, Orfoz, Lâhos, Trança, Akya, Levrek, Dil, Pisi, Barbunya, Mırmır, Sokkan, İskaroz balıklarına ev sahipliği yapıyor, ayrıca Ahtapot ve Kalamar da bulunuyor. Hisarönü Körfezi, açık denize kapalı bir körfez durumunda, balıkların yumurta bırakmak için geldiği bölgede oldukça zengin deniz ürünlerine rastlanıyor. Orfoz, Lâhos, Trança, Akya, Fangri, Tekir, Ahtapot en sık görülenler. Dalyan İztuzu açıkları, Köyceğiz Gölü, Kefal balığı bakımından oldukça zengin bir bölge. Köyceğiz gölünden giriş çıkış yapan Kefal çeşitleri hem deniz, hem göl'de beslenmiş olduğu için etinde toprak kokusu sinmemiş olup makbul balıklardan sayılıyor. Dalyan'da bulunabilir bir başka deniz ürünü ise yılan balığı ve sazlıklar arasında olta ile avlanabilen mavi yengeç. Fethiye Körfezi'nde Akya, Orfoz, Lâhos, Karagöz, Tekir, Ahtapot görülebiliyor. Kaş Kekova, Kefal, Akya, Karagöz, Saragoz, Lâhos, Sinarit, Ahtapot ender de olsa Trança, Sinarit yaşıyor. Seyir halinde tekneden bırakılan oltalara Palamut, Zargana takıldığı oluyor. Finike Körfezi ile Suluada, Çavuşburnu, Adrasan arası mevki balıklarının başında Lâhos ilk sırayı alıyor derin su balıklarına rastlanıyor. Mercan, Kefal, Ahtapot görülüyor.

Mavi Yolculuk Durakları ;

Güllük Körfezi ; Çukurcuk Limanı, Büyük Turnalı, Karakuyu İskele, Kuruerik Bükü, Akbük, Kazıklı İskele, Çamlı Koy, Narlı Bükü, Kıyıkışlacık Asin Limanı, Ülelibük, Salih Adası, Kuyucak Limanı, Torba Limanı, Ilıca Bükü, Türk Bükü, Gündoğan Koyu
Güllük-Gökova arası ; Yalıkavak Bükü, Gümüşlük, Çatal Ada, Turgut Reis Karatoprak.
Gökova Körfezi ; Akyarlar Gökdiken, Aspat Kalesi, Bağlar Koyu, Bitez Ağaçlı Koyu, Gümbet Limanı, Bodrum, Kara Ada, Pabuç Burnu, Kargıcık Bükü, Orak Adası, Alakışla Bükü, Çökertme Koyu, Çamaltı, Akbük Limanı, Gökova İskelesi, Şehir Adaları, Söğüt Limanı, Çanak Limanı, Değirmen Bükü, Löngöz Kargılı Koyu, Tuzla Koyu, Yedi Adalar, Gökçeler Bükü Limanı, Küçük Çatı, Büyük Çatı, Körmen Limanı, Mersincik Limanı.
Datça Yarımadası ; Hisarönü Körfezi, Knidos, Palamut Bükü, Palamut Limanı, Ova Bükü Adatepe Koyu, Parmak Bükü Mağara Koyu, Kargı Koyu, Datça İskelesi, Çiftlik Limanı, Kuruca Bükü.
Hisarönü Körfezi ; Bencik, Hisarönü Limanı, Keçi Bükü Orhaniye, Selimiye Koyu, Dirsek Bükü.
Yeşilova Körfezi ; Bozburun Limanı, Kızıl Ada.
Yeşilova Körfezi-Karaburun-Marmaris Arası ; Bozukkale, Serçe Limanı, Gerbekse İnce Ada, Çiftlik Limanı, Kadırga Limanı, Kumlu Bükü, Turunç Bükü, Marmaris Limanı.
Marmaris-Fethiye Körfezi Arası ; Ekincik Limanı, Delik Ada, Baba Adası, Kızılkuyruk Koyu.
Fethiye Körfezi ; Kapı Koyu, Merdivenli İskele, Çamlı Koy, Manastır Koyu, Sarsala İskele, Sıralı Bükü, Bedri Rahmi Koyu, Boynuz Bükü, Ak Bükü, Domuz Adası, Tersane Adası, Göcek Limanı, Fethiye Limanı,
Fethiye Körfezi-Kaş Arası ; Gemiler Adası, Ölüdeniz, Yeşilköy Limanı, Kalkan Limanı, Çukurbağ Koyu, Kaş Limanı, Bayındır Limanı,
Kaş-Finike Arası ; Kekova Girişi Tersane, Karaloz, Kekova Batı Koyu, Üçağız, Kale, Gökkaya, Kokar Koyu, Finike.
Finike-Antalya Arası ; Taşlık Burnu, Çavuş Limanı, Ceneviz Limanı, Tekirova Phaselis, Kemer, Antalya Büyük Liman. Antalya Limanı.

Mavi tur düzenleyen acentalar;

İcemtour
Gezici Yat
Barbaros Yatcılık
Albatros Yat
Nes Travel
Doğan Yat
Diğer mavi tur acentaları

İslami oteller

İslami anlayışa uygun tatil yapmak isteyen aileler için Güney sahilleri önceleri uzak durulması gereken yerlerdi. Fakat artık durum pek böyle değil. 10 yıl önce Caprice Palace ile başlayan islami oteller serisi son hızla devam etmekte, her yıl bu tür otellere yenileri eklenmetedir. İslami kesim rahatca tatilllerini yapacakları ve aynı zamanda dini vecibelerini rahatlıkla yerine getirebilecekleri bir merkez olma konumundalar.Bu otellerin tercih edilmelerinde en büyük etken kadınlara ve erkeklerin ayrı ayrı yüzme havuzları, mescid gibi özelliklerinde müşterilerinede sunulması.Diğer bir anlamda bayanlar için ayrı havuz ve erkekler için ayrı havuz bulunmaktadır.Sizlere islami otellerin veya tatil köylerinin bilgilerini sunmaya çalışacağız, gerisi sizin zevkinize göre olan islami otelden rezervasyon yapmaya ve ailenizle birlikte bütün bir yılın yorgunluğunu atmaya kalmış.Bu tatil yerlerini Muhafazakar kesim sıklıkla tercih etmekte.

Club & Hotel Asya : Karaburun mevki, izmir
Caprice Otel : Didim - Aydın
Beyza Otel: Altınoluk - Balıkesir
Club Familia: Çeşme - İzmir
The Ömer Termal:Kütahya merkez
Club Karaburun : Alanya
Hare Otel: Demirtaş-Alanya
Bera Otel : Alanya
Demirtaş Huzur Otel :Demirtaş-Alanya
Alanis Otel : Antalya
Club Samira: Eşme alan mevki- Alanya
Sah in Suit: Alanya
Roza Resort: Kaplıcalar Mevki - Kozaklı - Nevşehir
Burc Club: Selçuk-İzmir
Meltem Tatil Köyü: Çeşme - İzmir
Koral Thermal Resort: Afyonkarahisar
Oruçoğlu Thermal Resort : Afyonkarahisar
Soydan Termal Otel : Gazlıgöl Kaplıca bölgesi - Afyonkarahisar

Herşey dahil parolası ile yeni sezona giren halk arasında islami oteller,tesettür otelleri diye gecen bu tesisler; hanımlara özel yüzme havuzu, mescid, bayanlara ve erkeklere özel plajlar, tekne turları, su sporları, golf sahaları, çocuk kulübleri,spa merkezler, fitness salonları, hamam,futbol ve basketbol sahaları gibi aktiviteleri ile müşterilerine en iyiyi vermeye çalışmaktadır.Muhafazakar otellerden biri olan demirtas huzur otelin fotoğrafları yeralmaktad. Bazen kelimeler kifayetsiz kalır görüntülerin yanında...Resimler için tıklayın

Kaplıca otelleri

Önemli bir jeotermal kuşak üzerinde yer alan Türkiye, kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından dünyada ilk yedi ülke arasına girmektedir. Sıcaklıkları 20ºC - 110ºC arasında debileri ise 2 - 500 l./ sn arasında değişebilen 1000'nin üzerinde kaynak bulunmaktadır. Bu kaynaklar üzerinde kurulan 200'den fazla nitelikli tesis şifa arayanları beklemektedir.Sizlere kaplıca ve termal bölgelerini ve bu bölgelerde bulunan oteller,moteller hakkında kısa bilgiler vereceğiz.

Hastalıklara göre kaplıcalar;

Romatizmalarda;

1- İltihab" Romatizma (Artrit): Ateş, mafsallarda ağrı, şişlik, kızarıklık ve hareket güçlüğü, halsizlik, iştahsızlık şeklinde kendisini belli eder. Kalbi ve sinir sistemini etkileyen; çocuklarda ve yetişkinlerde görülen bir hastalıktır. Ateşli ve sükunetli devreleri vardır. Ateşli devrede kaplıca tedavisi yerine yatakta istirahat ve ilaç tedavisi uygulanır. İlaç tedavisi müsbet netice verip hasta ateşli devreyi atlattıktan sonra kaplıca destekleyici bir tedavi olarak tavsiye edilebilir. Bu durumda kaplıcanın şu faydaları görülecektir: *Mafsallardaki ağrılar azalır. *Ateş ve nabız normale döner. *Halsizlik ve iştahsızlık sona erer; hasta kendisini daha zinde hisseder. *Kansızlık ve kanda görülen romatizmal bulgular ortadan kalkar. *Yeni nöbetler engellenmiş olur.
2- Yaşlılık Romatizması (Osteoartrit) : Genellikle elli yaşın üzerindeki erkeklerde görülür. Geçmişte hastalanmış veya kaza geçirmiş eklemleri tutar. Eklemler şişer ve hareket sırasında çok ağrı verir. Parmak kemiklerinin uç eklemlerine yakın yerlerde kemik büyümesi görülebilir. Ağırlık taşıyan eklemler, hareket sırasında gıcırtılı bir ses çıkarır. Hastalık ilerlemiş ise; istirahat, fizikoterapi ve ortopedik müdahaleden sonra ancak kaplıca tedavisi uygulanabilir.
3- Bir Hastalık Sonrasında Ortaya çıkan Romatizma (Romatoit Artrit)Genellikle, yirmi-kırk yaş arası kadınlarda görülür. Sebebi tam bilinmemekle beraber, iltihabi bir kadın hastalığından sonra ortaya çıktığı için; bir çeşit bağışıklık reaksiyonu olduğu sanılmaktadır. El ve ayakların ufak eklemlerinde, altçene kemiğinin kafatasına birleştiği yerde, köprücük ve göğüs kemiği eklemlerinde ağrı ile birlikte şişlikler görülür. Hastalığın ilerlemesini beklemeden bir doktora müracaat edilirse, kaplıca tedavisi çok iyi neticeler verecektir.
4- Doku Harabiyeti ile Neticelenen Romatizmalar (Fibrozit)Mafsal ağrıları ve tutuklukları ile birlikte; erkeklerde damar sertliği, kadınlarda şişmanlama eğilimi görülür. Eklem yerlerindeki bağ doku iltihaplanma sonucu yıkıma uğrar ve tutukluklara sebep olur. İlerlemesi halinde hastada iştahsızlık, hareketsizlik ve beslenme bozuklukları görülür. Zaman zaman vücut ateşinde yükselmeler olur. Kaplıca tedavisinin iyi neticeler verdiği gözlenmiştir.5- Ameliyat Sonrası Ortaya çıkan Eklem Tutukluklarıçeşitli iş kazaları sırasında, hareket sistemlerinde meydana gelen kırık, çıkık ve ezilmelerin bazan ameliyatla tedavisi gerekmektedir. Ameliyat sonrasında cerrahi müdahale gören eklem yerlerinde ağrılar ortaya çıkabilir. Bu ağrılar için de kaplıca tedavisi çok iyi neticeler vermektedir. Dikkat: Kemik tümörü olduğu teşhis edilen hastalar kesinlikle kaplıcaya gidemezler. Ayrıca, romatizma ile ilgisi olmayan, mikrobik kemik ve mafsal hastalıklarında da kaplıca tedavisi uygulanmamalıdır.

Karaciğer ve Safra kesesi hastalıklarında;

Siroz başlangıcında, karaciğer iltihabı (hepatit) tedavisinden sonra, ailev" sarılıklarda, safra kesesi taşlarının tedavisinden sonra yeni taş teşekkülünü önlemek için kaplıca kürleri tavsiye edilmektedir. Safra kesesi tenbelliğinde, safra kesesi ameliyatlarından sonra ortaya çıkan hazımsızlıkların tedavisinde maden suları çok iyi neticeler vermektedir. Karaciğer ve safrakesesi hastalıklarında sodalı ve sulfatlı sular kullanılmaktadır. Dikkat: İlerlemiş siroz ve hepatit hastalıklarında kaplıcaya gidilmemelidir. Kanama ve akıntıyı artıracağından tehlikeli sonuçlar doğurması kuvvetle muhtemeldir.

Kalp ve Damar hastalıklarında;

Halk arasında, "tansiyonu olanlar sıcak suya girmemelidir" gibi yanlış bir inanç vardır. İster yüksek tansiyonunuz, ister düşük tansiyonunuz olsun sıcak su kaplıcalarına gönül rahatlığı ile gidebilirsiniz. Zira, sıcak maden sularının tansiyonu normal seviyeye getirici sihirli bir tesiri vardır. Kalp çarpıntısı ve asab" tansiyonu olanlar da aynı şekilde çekinmeden kaplıcadan istifade edebilirler. Damar sertliğine bağlı tansiyonlarda maden suları çok iyi netice vermekte, kalbin ve dokuların solunumunu artırarak damarları genişletmektedir. Böylece kan dolaşımını normal seviyeye getirmektedir. Dikkat: Eğer tansiyonun sebebi iç salgı bezlerindeki bir tümör ise, hastanın öncelikle ilaçla tedavisi şarttır. Tedavi iyi netice verdikten sonra, damarların bozulan dengesini düzeltmek için kaplıcaya gidilebilir. Kalp yetersizliğinden muzdarip olan hastalar ancak doktor kontrolünde kaplıcadan faydalanmalıdırlar. Toplar damar hastalıklarında kaplıcanın son derece etkili olduğu ve varis teşekkülünü önleyici bir rol oynadığı bilinmektedir. İçme şeklinde tatbik edilen sülfatlı ve bikarbonatlı maden suları böbrek rahatsızlıklarına iyi gelmekte ve vücuttan bol miktarda su atılmasını sağlamaktadır. Karbondioksitli sıcak sular, tansiyon düşürücüdür. Kan dolaşımını hızlandırır. Tuzlu ve iyotlu sıcak sular, iltihap kuruturken; radyoaktif sıcak sular da ağrı dindirici ve sinirleri teskin edici özelliğe sahiptir. Bunların ne kadar müddetle ne miktarda alınacağı mutlaka doktora danışılmalıdır.

Şişmanlık tedavisinde;

Banyo ve içme kürleri şeklinde tatbik edilen ve halk arasında "acı su" diye bilinen sülfatlı sular, vücutta depolanmış yağları yakarak fazla kiloları attırır. Böbreğin faaliyetini hızlandırarak vücuttan su ve tuzun bol miktarda boşalmasını temin eder. Ayrıca karaciğeri tembih ederek kandaki zararlı partikülleri temizler.

Şeker Hastalığında;

Maden sularının vücuttaki inselin ifrazatını artırdığı tespit edilmiştir. İnselin ise vücudun şeker kullanmasını sağlar. Ensülinin etkisi iki yönlüdür: 1. Şekerin kandan dokulara geçiş hızını artırır. 2. Karaciğerin kana şeker verme hızını azaltır. Şeker hastaları sodalı suları, içme ve banyo kürleri olarak alır. Kükürtlü suları ise yalnız banyo şeklinde alır.

Damla Gut Hastalığında;

Tıp dilinde "Mikris" adı verilen bu hastalığın belirtileri şöyle sıralanabilir: * Genellikle ayak başparmağında aniden gelen ağrı ve sancı ile kendisini belli eder. Parmaklarda parlak bir kızarıklık görülür. * Sonra el başparmakları, diğer parmaklar, diz kapakları, el bilekleri ve dirseklerde ağrı ile birlikte şişlikler başlar. * Hastada hafif ateş ve iştahsızlık görülür. * Tedavi edilmemesi halinde hastalık kronikleşir. Eklemlerde şekilsizlik ve ürik asit kristalleri birikimi olur. Eklemlerde ürik asit kristallerinin birikmesi sadece Gut hastalığında görüldüğünden "Romatizma" ile karıştırılmamalıdır. Sebebi bilinmemekle beraber aşırı beslenen kişilerde sık rastlanmaktadır. Kanı ürik asitten temi^,zlemek için, hastalığın başlangıcında, sülfatlı sular çok iyi netice vermektedir. Radyoaktif sular da mafsal ağrılarının giderilmesinde kullanılabilir. Gut hastalığı ile birlikte böbrekte taş teşekkül etmiş ise; sodalı su içmesini tavsiye edeceğiz.

Böbrek Hastalığında ;

Halk arasında "acı su" tabir edilen az mineralli sülfatlı sular, böbrek rahatsızlığından muzdarip hastalara çok iyi gelmektedir. Bu suların, idrardaki albümin oranını azaltıcı ve kanda birikmiş olan zehiri vücuttan dışarı atıcı tesirleri vardır. Ayrıca böbrek taşlarını erittiği gibi, yeni taşların oluşmasını da engellemektedir. Sülfatlı sular, aç karnına, günde iki defa, bir-iki bardak içilerek alınır.

Türkiyede bulunan belli başlı kaplıcalar;

Sandıklı Hüdai Kaplıcaları - Afyon
Ömer Gecek Kaplıcaları - Afyon
Bolvadin heybeli Kaplıcaları - Afyon
Gazlıgöl Kaplıcaları - Afyon
Şifne Termal Tesisleri - İzmir
Balçova Termal Tesisleri - İzmir
Tuzla Kaplıcaları - İstanbul
Diyadin Kaplıcaları - Ağrı
Gözlek Kaplıcası - Amasya
Hamamözü Kaplıcası - Amasya
Terziköy Kaplıcası - Amasya
Ziga Kaplıcaları - Aksaray
Ayaş Kaplıcası - Ankara
Kızılcahamam Kaplıcaları - Ankara
Haymana Kaplıcaları - Ankara
Davutlar Kaplıcaları - Aydın
Germencik Alangüllü Kaplıcaları - Aydın
Buharkent Kızıldere Kaplıcaları - Aydın
Edremit Güre Kaplıcaları - Balıkesir
Gönen Kaplıcaları - Balıkesir
Sındırgı Kaplıcaları - Balıkesir
Çermik Melike Belkıs Kaplıcaları - Diyarbakır
Terme Kaplıcaları - Kırşehir
Karacasu Kaplıcası - Bolu
Bursa Çekirge Oylat Armutlu Kaplıcaları - Bursa

Spa merkezleri, Güneş kremleri, tatil kredileri hakkında kısa bilgi

Tatilde kendinizi şımartmak için yapağınız en keyifli şeylerden biri SPA.Sayıları hizla artan SPA'ların özel programlarına katılmak mümkün. Fiziksel anlamda rahatlatmasının yanı sıra ruhsal olarak da mutluluk ve huzur veren SPA konusunda, Fethiye'den Antalya'ya,Afyon'dan İstanbul' kadar pek çok seçeneğiniz var. Vücuttan toksinleri atma, rahatlama ve gevşeme yöntemlerden biri olan SPA'nın (Salus Per Aquam/sudan gelen sağhk ya da iyilik) tarihi Romalılara kadar uzanıyor. SPA ismi ise Belçika'da bir kaplıcadan doğmuş. Savaşta yara alan askerleri iyileştirmek için kullanılan bu merkezin kullandığı için bugünün trendlerden biri haline geldi. Türk turizmi için de önemli bir fırsat penceresi yaratan SPA'ların sayısı her geçen gün artıyor. SPA'lar herşey dahil otellerin önemli farklılık fırsatı yaratıyor.

Yoğun Bakım Kürleri: Swiss Otel içinde bulunan Darphin Güzellik Merkezi'nde, wellness ünitesi Hint masajı, aromaterapi gibi SPA hizmetlerinden birini seçebilirsiniz. Özelikle yüzdeki ince çizgiler ve kırışıklıklarla sorununuz varsa burası tam yeri. Darphin'de yüz kaslarının sıkılaştırıl-masını amaçlayan ve koyu renkli halkaların tedavisine odaklı kürler var. Tel: (0212) 23611 00

Bal ve Çikolata Masajı : Sapancadaki Richmond Nua Well-ness, çiftler için de özel paket programlar hazırlıyor. Günübirlik programlar haricinde birkaç günlük paketler de mevcut. SPA havuzları, buhar banyoları, saunalar yanında, aromaterapi, isveç balı, Türk hamamı masajları, kuru yüzdürme amacıyla süt-bal, yosun, çamur, çikolata ile yapılan masajlar verilen hizmetlerden bazıları. Tel: (0264) 582 21 00

Geleneksel Süt Banyosu : Ritz Carlton İstanbul'da çok çeşitli hidroterapiler bulunuyor. Laveda SPA'da renk terapisi, sualtı masajı, renkler ve ışık, aromatik yağlar ve minerallerin bir arada olduğu bir küvette veriliyor. Yosun, deniz tuzu, ballı süt banyoları, aromatik terapi ve geleneksel süt banyosunun yanı sıra mini hidroterapi bakımları da bulunuyor. Aşırı yorgun vücutlar için uyguladıkları Micronize Marine Algea Body Wrap bakımı dikkat çekiyor.Tel: (0212) 334 44 44, Çam kokusu eşliğinde Antalyadaki Gloria Verde, denize sıfır ve 50 bin metrekarelik bir çam arazisi içinde. Thalasso terapi ekipmanları, Almanya'nın bu konudaki uzman üreticilerinden olan Unbescheiden firmasının ürünleri. Zayıflama ve selülit bakımlarında Weyergans (Hi-Ca-re) firmasının ekipmanları kullanılıyor. Cilt bakımlarında ise Hollanda firması olan Cosmetronic'in makinelerini tercih ediyor. Tel: (0242) 710 05 00

Spa Türleri :

Aromaterapi : Bitki ve çiçek yağlarıyla vücudu rahatlatmak ve canlandırmak amacıyla yapılıyor.
Buhar Odası : Bu odaya giren terliyor. Yüksek ısıda ortaya çıkan buhar gözeneklerin açılmasını, toksinlerin atılmasını sağlıyor.
Çamur Bakımı : Mineral bakımından zengin deniz çamuru vücuda sürülerek yapılıyor.
Fango: Çamur ile kasların yumuşatılması, kan dolaşımının hızlandırılması.
Hidroterapi : Suyla terapi.
İsveç Masajı: Bu masaj'da hedef bölgeler, kol, sırt, ayakve göğüs bölgesi.
Lastone Masajı : Sıcak (volkanik) ve soğuk (mermer) taşların vücudun üstüne yerleştirilmesi yoluyla yapılan masaj.
Thalasso Terapi: Deniz suyuyla yapılan bakım.
Peeling : Kaim tuz parça-cıklarıyla vücuttaki ölü deri tabakasının atılması.
Vichy Duşu : Farklı ısı ve basınçtaki suyun çeşitli duş başlıklardan akıtılarak vücudun negatif enerjiden arındırılması.

Antalya ve bölgesinde bulunan spa merkezleri hakkında ayrıntılı bilgi almak için tıklayın.

Güneş Kremleri, Bronzlaşmak için yapılması gerekenler;

Bronzlaşmış ten herkes için vazgeçilmez. Ancak doğru tedbirler alınmazsa hayat kaynağı olan güneş, ciltte ciddi hasarlara yol açabiliyor. Cilde göre kremi de yanınızdan eksik etmeyin
Tüm kış kapalı kıyafetler altında kalan tenimizin güneşe çıkma vakti geldi. Çoğumuz yazla birlikte 'zaman bronzluk zamanı' deyip son sürat güneşe koşuyoruz. Ama güneşlenme sevdasına (tanoreksiya) UV ışınlarına maruz kalıp bronzluğun geçici ama lekelerinin ve güneş ışınlarının ciltte yarattığı zararların kalıcı olduğunu unutuyoruz. İnsanoğlunun en eski dostu güneş artık kızgın bir düşman ve önlem almazsak tanoreksiyadan, cilt kanserine kadar birçok ciddi hasara sebep oluyor, işte ne zaman güneşe çıkmalı, hangi kremi kullanmalı ve nasıl önlem alınmalı? Sizler için A'dan Z'ye bir güneş dosyası.Güneşlenmeye başlamadan önce ciltteki ölü hücrelerden arınmak için mutlaka bir vücut peelingi yapmak gerekir.Ozon tabakasmın incelmesi ile artık güneş ciddi bir tehlike unsuru haline geldi. UVA, UVB ışınları kadar vücut UVC'ye de maruz kalıyor. UVA ışınları cildi yaşlandırıyor ve çok daha erken yaşta kırışıklıklara neden oluyor. Saatlerce güneş altında kalanlar anlayacağınız çok daha erken yaşlanıyor. UVB ve UVC ışınları ciltte daha derine işlediği için cilt kanseri riskini arttırıyor.Bu nedenle güneşlenirken değil, gündüz dışarı çıkarken de önlem almak yerinde bir davranış olur. Uzmanlar göre, hassas ciltlilerin 25 ve daha yüksek koruma faktörlerine yönelmesi yerinde olacaktır.En riski grup Açık tenliler, kızıl saçlılar ve renkli gözlüler güneş yanıklarına daha çok maruz kalanlar. Cilt rengi esmerleştikçe, cilt yanığı riski de aynı oranda azalıyor. Fakat bu esmerlerin konulmayacağı anlamına gelmiyor.Deniz ve havuz içinde olmanın da güneş ışınlarının etkisini azaltmadığını aksine suya çarpan ışın tekrardan cilde yansıdığını unutmamalı. Bu nedenle özellikle öğle saatlerinde denizde ya da havuzda fazla kalınmamalı ve mutlaka yüksek korumalı bir krem sürülmeli.Beton zemin de güneş ışınlarını yansıtır o nedenle şemsiye de bir çözüm değil. Siz gölgede dahi olsanız, halen güneş ışınına maruz kaldığınızı aklınızdan çıkarmayın. Şemsiye altında oturmakta bir çözüm değil. Beton ya da kumdan yansıyan ışınlar şemsiyeye çarpar ve size geri gelir. Böylelikle daha fazla yanmanıza neden olur. Güneş ışınlarına azar azar maruz kalarak cildi alıştırmak gerekli. İlk gün 15 dakika yüksek korumalı bir kremle güneşe çıkın. Sonrasında süreyi yavaş yavaş fazlalaştırabilirsiniz.Güneş ışınlarını giysilerle de bloke etmek mümkün. Güneşe çıkmadan önce tam olarak yüzü korumasa da mutlaka şapka takılmalı. Açık renk kıyafetler, ince, pamuklu kumaşlar ışığı daha fazla geçirir. Bu yüzden bu tarz kıyafetlerin içine mutlaka koruyucu sürülmeli.

Bilimsel Çözüm;

CELLEX-C'nin Sun Çare SPF 30 ürünü, solgun tenleri bronzlaş-tırırken zararlı güneş ışınlarına karşı tamamen doğal ve bilimsel olan formülü'ile koruma sağlıyor. Yüz, boyun, dekolte ve tüm vücuda rahatlıkla uygulanabilen ürünler, sudan ve terden ise etkilenmiyor.Güneşsiz Bronzlaşmak isteyen ancak güneşin zararlı,sınlanna maruz kalmaktan çekinenler, Avon'un güneşsiz bronzluk serisini tercih edebilirler.Sürdükten sonra 1 saat sonra cilde doğal görünümlü bronzluk sağlayan bu ürünler bir hafta boyuncada rengini koruyor. Hassas cildlere özel Açık tenlilerin yaz aylarında yaşadıkları en büyük sorun, güneş yanıklarından ve cilt istasyonlarından dolayı tadı kaçan tatillerdir. Garnier Ambre Solaire'in hassas ve açık renkli cittiet için ürettiği UV sensitive güneş ürünleri, kokusuz, yağsız, yapışmayan ve beyaz iz bırakmayan formülü ile dikkat çekiyor. Hassas yüzlere özel olarak üretilen yüz kremi ise kırışık ve lekelenmelere karşı koruma sağlıyor. Çocukluk döneminde güneş ışınlarına uzun süre maruz kalmak ileride önlenemeyecek sonuçlar doğurabilir. Oriflame çocuklar için ürettiği For Kids serisi pratik kullanımı ile de dikkat çekiyor. Renkli formüle sahipler, sürüldüğü yeri belli ediyor. Ürünün etkisi geçince ise ciltteki rengi de kayboluyor.

Tatil Kredileri;

Hayalinizdeki tatile 60 ay vadeli krediyle ulaşın.Yurtiçi veya yurtdışı tatillleri için kredi veren bankalar, yüzde 1.90'dan başlayan faiz ve 60 aya kadar vadeli tatil kredileri ile müşterilerine düşledikleri tatile çıkma fırsatı tanıyor.Bankaların bireysel kredilerle ilgili bölümleri bu yazı sıcak geçireceğe benziyor. Çünkü bastıran sıcaklar 'tatil kredileri'ne olan ilgiyi artırdı. Tabii bu ilgide okulların kapanması da etkili. Peki ailece tatil yapmak isteyen ve yolu bankadan geçen biri için maliyet ne? Müşteriler için farklı ve esnek alternatifler sunulan tatil kredilerinde faiz oranlan yüzde 1.90'dan başlıyor. Vadeler ise 60 aya kadar uzuyor.Yoğun geçen çalışma temposundan sıyrılıp tatile çıkmak isteyen müşteriler için 'hayallerindeki tatili' finanse eden bankalar, ister YTL isterse dövize endeksli, 60 aya kadar varan vadeler ile tatil kredisi kullandırıyor. Tatil kredisi adı verilen krediler dışında bankalar tatil veya seyahat masrafları için de ihtiyaç kredileri adı altında kredi imkanı sunuyor.Tatil kredilerinde en düşük faiz oram şu an için yüzde 1.90 görünüyor. Tekstilbank'ın kullandırdığı bu faiz için belirlenen vade ise 36 ay. Krediyi almak için gelirinizi ve tatil harcamalarınızı belgelemeniz gerekiyor. 2 bin YTL'ye kadar olan krediler için kefil şartı aranmadığım belirtelim. Müşteri kredinin geri ödemesinde esnek ödeme koşullarından yararlanabiliyor. Finansbank da tatil kredisi kullandıran bankalardan biri. Banka yüzde 1.92 faiz oran ve 48 ay vade seçenekleri ile tatilcilerin istedikleri yerleri görmesi için finansman yaratıyor. Müşteriler ilk üç ayı geri ödemesiz, ara ödeme ve sabit ödeme gibi esnek ödeme koşulları ile kredi kullanabiliyor.Müşterilerine 36 aya kadar yüzde 1.99 faiz oram ile tatil kredisi kullandıran iş Bankası ise gelirini belgeleyen müşterilerine istedikleri tatil için kredi imkanı veriyor. Aynı faizi uygulayan Yapı ve Kredi Bankası'nın vadesi ise 48 aya kadar çıkıyor. Müşteriler ilgili turizm şirketinin vereceği fiyat teklifi ve/veya proforma fatura ile bankaya başvurabiliyor. Fortis'te ise tatil kredisi yüzde 1.98 faiz oram ve 60 aya kadar vade ile tüketiciye veriliyor. Banka kişiye özel ödeme seçeneği de sunuyor. Tatil kredisi veren bankalardan biri de Kuveytturk. Banka 36 ay vadeli yüzde 2.50 faizle tatil kredisi kullandırıyor.

Tatil Görüntüleri

Tatil bölgelerinden derlenmiş, bir kaç görüntü. Bu görüntüler Türkiyemizin nekadar güzel olduğunun ispatı